Zaman: 18 May 2024 05:59

Tüm zamanlar UTC + 3 saat





Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 27 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki
Yazar Mesaj
MesajGönderilme zamanı: 23 Ara 2010 19:59 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 25 Tem 2010 16:42
Mesajlar: 1393
Şehir: Atakent-Halkalı
İsim: yasin
Araç: İETT Otobüsleri :)
Meslek: Grafik Tasarımcı
Kan grubu: 0+
Yaş: 31
Burası kardeşlik platformu hepimiz kardeşiz diye herhangi bir çekince göstermeden buraya yazmak istiyorum.

Arkadaş kızıyorum, söylenip duruyorum, yazıp çiziyorum ama bazen çok mu yükleniyoruz TEMSA ya diyorum. Garip bir ruh hali içindeyim. Bunca insanın Mitsubishi'yi hakettiği yere getirmek için yapmış olduğu bu mücadelede beklediği tek şey TEMSA'dan manevi bir destek veya ışık değil mi?

Bizler bu durumu çok mu abartıyoruz veya Mitsubishi'nin ülkemizdeki bu bilinmezliğinden ötürü durumdan vazife mi çıkarıyoruz?

- Biz neyiz ağabey?
- Altı üstü bir Mitsubishi kullanıcısıyız, her markanın kullanıcıları olduğu gibi de bizim mi haberimiz yok? Pek çoğumuz neden yapabilecek birsürü şey varken hayatta Mitsubishi'nin bile farkında olmadığı küçük askerler haline getiriyoruz kendimizi?

- Bundan bir menfaatimiz olmadığı çok açıkken dostlar, bizi bu denli özellikle kendi nefsime soruyorum "nedir seni Mitsubishi'nin gönüllü küçük askeri yapan?"

- Mitsubishi'nin Türkiye pazarında ulaşması gereken noktadan sana ne be adam?

- Neden bu durumu Distribütöründen daha fazla önemsiyorsun ve her eşle dostla bir araya geldiğinde Mitsubishi karşıtlarının atakları karşısında bir futbol maçındaymışsın gibi her topa basmaya, press yapmaya çalışıyor, her pozisyonu kurtardığında karşı atağa geçiyorsun?

- Bir satranç tablasının üzerinde ki ve en öndeki küçük piyonlar gibiyiz. Hep en öne atılıyoruz daha fazla Mitsubishi daha fazla mutlu kullanıcı, daha iyi araçlar diye.

- Bu konuda sonumuzun hiçlik olduğunu ve bir L hareketi ile bir atın veya düz bir hamle ile bir kalenin altında ezileceğimizi bile bile niye o satranç tablasının üzerine çıkıyoruz?

- Hiç bir piyonun "Şah ve Mat" demediğini bildiğimiz halde, gönüllü mitsubishi hareketi başlatıyoruz, küçük beyinlerimizde veya mangal sandığımız yüreklerimizde?

- Yoksa Aziz Nesin'in dediği %60'lık gruptayızda biz mi farkında değiliz?

- Bir arkadaşımla Mitsubishi Colt, Ford Fiesta tartışması yaşarken en sonunda bana "Senin olayın ne abicim?" demişti.

- Şimdi kafama dank etti. Evet kardeşlerim "Bizim olayımız ne?"

_________________
"Uzun kış gecelerine katık ettiğim hayallerim, gençlik heyecanıma sıkılan kurşunlarla öldü."


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 23 Ara 2010 22:25 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 06 May 2010 12:47
Mesajlar: 4142
Şehir: İzmi®
İsim: Ali Akde
Araç: 2005 1.5 Instyle AMT
Meslek: Muhasebe Elemanı
Kan grubu: A +
Yaş: 27
Yasin abicim sanırım biraz fanatik gibi duruyoruz dışarıdan bakıldığında... Ama ben kendim bu bilincin farkındayım. Marka fanatikliği yapmıyorum hiç bir zaman. Ömrümün sonuna kadar da Mitsubishi kullanacağım demedim. Zaten forumda da diyen yok bunu. Öyle olsaydı Aydın abi gidip Fiesta almazdı.

Ben doğruluğundan emin olduğum bir düşüncem de, sonuna kadar savaşırım. Öleceğimi bilsem de doğru olan şeyi söylemekten vazgeçmem. Sanırım sende de böyle bir düşünce yapısı söz konusu. Bize göre Colt doğru bir seçim. Ve aynı segmentteki araçlar arasında en iyisi... Bizim olayımız, Mitsubishi'ye arka çıkmamız...
Değil mi?

_________________
2005 İnstyle AMT AllShift
Landirenzo Omegas Evo (22000 km)
8,5Lt/100km


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 23 Ara 2010 22:47 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22 Ara 2009 12:37
Mesajlar: 3543
Şehir: İstanbul
İsim: Hakan
Araç: Colt invite AMT
Meslek: Banka
Kan grubu: A+
Yaş: 34
Marjinal ama orjinal olduğumuz içinde olabilir. :D

_________________
fairway - mazda 323 hb - clio 1- cıvıc EG sedan otm. - colt MT - cıvıc EG hb otm. - clio 1.6 16v - toledo otm. - lancer sportback - clio 2 - colt amt


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 01:46 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22 Ara 2009 10:40
Mesajlar: 2847
Şehir: İstanbul
İsim: Aydın
Araç: 2011 Honda Accord 2.0 Executive AT
Meslek: Öğr. Gör.
Kan grubu: B+
Yaş: 35
vay arkadaş iyi ki bir fiesta aldık ha. onu zaten satmak için almıştım bilen biliyor ya neyse.
arkadaşlar bazen düşünüyorum ve dışardan çok acayip insanlar olarak görünüyoruz gibime geliyor. kimle konuşsam bir araba muhabbeti dönmeye görsün anlatmaya başlıyorum. eşim, arkadaşlarım filan alıştı ama çok mu kaptırdık acaba kendimizi.
bu sevme gönül verme işleri konusunda da kesin karar veremiyorum. karşılıksız mı sevmeliyiz karşılık beklemeli miyiz?
- bu sevme gönül verme işine kendimiz girdiğimize göre karşılık da beklememek lazım diyorum. biz araçlarımızla mutluyuz ve de çevremizdekilerin de bu mutluluğu ve güveni tatmasını istiyoruz diye düşünüyorum.
- ama sonra bu iş aynı zamanda mali bir konu diye aklıma geliyor. marka bizler gibi kullanıcılara sahip olursa kemikleşmiş bir noktaya geleceğinden dolayı bizim gibileri hoş tutmalı. sevidiğimizin attığı bir gül bizi yaralamaya yetiyor çünkü.
sonuçta bir tata kullanıcısı misal maliyeti için alır bir daha da muhtemelen almaz. satan da maliyeti için satıyor başka bir iddiası yok. ama aynı şey bizim için geçer değil ama olmaması için sadece bizim çabamızın olmaması lazım. bu malı satan adam tata, gelly filan sattığını düşünüyorsa o başka.

_________________
2011 Honda Accord 2.0 Executive AT


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 03:13 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 16 Şub 2010 13:44
Mesajlar: 5643
İsim: ilhami
Araç: Outlander 2.4
Meslek: memur
Kan grubu: A+
Yaş: 40
toşu yazdı:
Marjinal ama orjinal olduğumuz içinde olabilir. :D

şapkam olsaydı çıkartırdım :good: :Bravo: :Bravo:
termin abicim bu başlığı şimdi gördüm ilk cümleyi okurkende yeni başlık aç tavsiyeme uydun sandıydım. sanırım burada daha geniş bir grup ile amaçsız sohbetler yapabiliriz. ancak ben senin küçük asker tanımına katılmıyorum: BEN BÜYÜK(!) ASKERİM =@ :D
bu arada tespit çalışmalarında obd2 standartları mı kullancan yoksa mut3 mü yada başkaca üniversal (evrensel, alem şumül) değerlerin var mı? hangi protokol/kitap esas alınacak. bu arada zeki müren de bizi görecek mi O:-)

_________________
DERDİ DÜNYA OLANIN DÜNYA KADAR DERDİ OLUR!
Sorunlarınızın çözümü için her sorunuzda mutlaka 1-model,motor 2- Şanzıman (otomatik vs.) 3-LPG(varsa markası)4-km.si 5- geçmişini (modifiye, parça değişimi vs.) yazınız!


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 04:20 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Ara 2009 18:17
Mesajlar: 2318
Şehir: Karabük
İsim: Hilmi
Araç: 1.5 AMT Colt GP/ASX İnvite
Meslek: Doktor
Kan grubu: A+
Yaş: 30
aslında bakmayın sırf biz değiliz bunu yapan.eski kasa hyundai accentine sarılan, tiposunu okşayan yeri gelip arabasına küfredende gördüm(kişileştirme babında söylüyorum) sırf biz değiliz araçlarımıza özen gösteren iyi yanlarını tutan ama bizim avantajımız birer mitsubishi sahibi olmamız ve bu makinaların diğer makinalara göre belirgin derecede süper bishi olmaları :)


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 09:58 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 02 Haz 2010 13:52
Mesajlar: 399
Şehir: GARAMAN :)
İsim: FATİH
Araç: COLT 1.5 AMT brcli
Meslek: muallim
Kan grubu: B +
Yaş: 29
ben mutluyum ağalar el alem ne derse desin..

_________________
2005 COLT 1.5 İNSTYLE AMT YAKUT KIRMIZI brc kitli


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 10:26 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 28 Ara 2009 10:32
Mesajlar: 918
İsim: Yasin
Araç: 1990 Lancer Special Edition :)
Meslek: Biomedikal
Yaş: 26
Aracı fazla benimseme ve üzerine çok titreme konusunda eşimle defaatle tartıştık, bir araba konusu açılınca kendisi baygınlık geçiriyor, ben ise konuşmaktan zevk duyuyorum, bu elbette zevk meselesi, ama bunu tadında bırakmak lazım, yani dengeyi iyi kurmak
Lakin bir örnekle renklendirmek gerekirse, kendi çevremde düşük bütçeyle araç alacak herkese mitsubishi ve diğer ünlü japan ları öneriyorum, ve kendimi örnek veriyorum, aracımı aldığım 5500 TL ye daha düzgün kaliteli ve konforlu hangi aracı alabileceğimi soruyorum..... ama at gözlüğü çıkmazsa ikna olunmuyor, sonrada benim arabanın koltuğuna 1 defa oturunca yaa baya konforluymuş bu... deniliyor
amacım burada mitsubishiyi övmek değil bir yerde banane mitsubishiden ama insanları iyiye ve doğruya sevk etmeye çalışıyorum, düşük bedelle yüksek konfor ve kaliteyi almalarını sağlamaya çalışıyorum, ve markamızın üstündeki önyargıyıda kırmaya çalışıyorum elbette.
Yani yiğidi öldür ama hakkını yeme...

Fanatizm ve aşırılık konusunda anlamayana davul zurnanın az geldiğini görünce ısrar etmemek lazım, çünkü daha ne olsa anlamazlar, devamı boşa kürek çekmek ve tartışma - kırgınlık oluşturmaya doğru gidecektir.

_________________
Yağmur altında arabasıyla uğraşarak deşarj olabilen adam...

Follow Me Home - Uğurlama & Karşılama Işığı Modülü İçin Lütfen Aşağıdaki Linke Tıklayın.
http://www.mitsubishiclubturkey.com/viewtopic.php?f=37&t=2405


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 10:53 
Çevrimdışı

Kayıt: 05 Eki 2010 13:30
Mesajlar: 1531
İsim: 1
Araç: 1
Meslek: 1
Kan grubu: 1
Yaş: 1
Kendisinin ve sahip olduklarının özel olduğunu bilmek, bunu aynı derecede yaşayanlarla paylaşmaya götürür. Yanlız değilsin, seviyor ve seviliyorsun ve de senin gibi düşünen insanlar var. Kendin gibi olanı, seni tüm hakikatinle anlayanı bulma arayışının doğal bir tezahürü gibi. O zaman külliyen haksız olamazsın. Kendini böyle bildirmezsen başka şekilde bildireceksindir. Bunun kaçarı yok. Sahip olduklarına "mal" gözüyle bakarsan mal hırsın nispetinde bağlanırsın ona. Evlat gibi, bir elmanın yarısı olan eşin gibi benimsersen o zaman onlar "mal" değil, sevgini, özenini aktaracağın birer parçan olurlar. Ben bir güzel sevdim dedin mi onu anlatmaya başlarsın. Bunda bir yanlış yok. Allah bana böyle bir güzel nasip etti sana da etsin, bu güzelliği sen de hakediyorsun, herkes bu güzelliği bilsin ve belki onlar da benzerine sahip olmak isterler demenin kötü yönü yok ki. Burada gönüle dokunan şey, çok kaliteli bir mala sahip olduğunu bilen birinin, karşısındakilere o malın güzelliğini anlatmasının, karşıdakilerce bir menfaat gereği olduğunu düşünülmesinden duyduğu rahatsızlık olabilir.


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 11:51 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 16 Tem 2010 09:46
Mesajlar: 1251
Şehir: Kayaşehir-İstanbul
İsim: Mesut
Araç: Landili Colt 1.3 İnvite
Meslek: Mali Müşavir
Kan grubu: aRH+
Yaş: 27
Şirketteki araç alacak arkadaşlara hararetle Colt öneriyorum amacım Mitsunun çok satması değil sevdiğim arkadaşlarımın düzgün araçlara kavuşmasıdır. Ama terminin bahsettiği soruları bende kendi kendime soruyorum ama şuda bir gerçekki "Erkek adam arabasına ayrı bir hayran" yani bu bir fanatiklik olsa gerek. Temsa umurmda bile değil ama ister istemez ona hizmet etmiş oluyoruz haklısınız.

Bu forumda sadece Temsa hizmet etmek değil sosyal bir fayda da sağlamamız gerek bunun içinde birebir görüşebileceğimiz organizasyonlar düzenlememiz gerek düşüncesindeyim. Böylelikle küçük asker psikolojisinden kurtuluruz :)


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 12:30 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22 Ara 2009 10:40
Mesajlar: 2847
Şehir: İstanbul
İsim: Aydın
Araç: 2011 Honda Accord 2.0 Executive AT
Meslek: Öğr. Gör.
Kan grubu: B+
Yaş: 35
Biz bize olmak iyi ama sesimizi de duyurmamız lazım bir şekilde. taleplerimizi başka nasıl iletebiliriz ki. bu gün almanya sitesine girdim baktım. burada olmayan donanım ve motor seçeneklerini görünce de insan kıskanıyor açıkcası.
1.8 dizel lancer aracı geçtim ama (2 ayrı güç ve start-stop özelliği)
- 1.6 start stoplu lancer var
- 1.3 colt coltların invite ve intense donanımlarında esp+asr standart. bu ingilterede yok bu arada. ama ülkemizde neden olmasın. maliyet vs diyorlar ama sadece esp+asr ne kadar tutar ki? zamanında 1.5 inform ile 1.5 invite arasında sadece esp+asr farkı dışında farklar da olmasına rağmen öyle aman aman bir fiyat farkı da yoktu.
- 1.5 ralliart colt. kaldı ki bu çok düşük pazar payına sahip olduklarını söyledikleri ingilterede bile mevcut. yani peugeot rcz peynir ekmek gibi mi gidiyor da getiriliyor. ya da opc opeller. bunun gelmemesi satış rakamı ile açıklanamaz. bir ülkeye özel çözüm geyiği var. hem yapılmıyor deniyor hem de 1.5 AT getiriliyor. ne almanya ne ingilterede 1.5 modellerde AT seçeneği yoktu. demek ki ülkeden ülkeye fark oluyor. hatta onlara gelmeyen donanım bize bile gelebiliyor.

_________________
2011 Honda Accord 2.0 Executive AT


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 14:23 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22 Ara 2009 11:20
Mesajlar: 4626
Şehir: Antalya
İsim: Cihat
Araç: Honda Civic 1.8 Ishift + Prins
Meslek: Öğretmen
Yaş: 33
Bu derece kaliteli, n istediğini bilen bir müşteri kitlesi olarak sevdiğimiz markanın distribütörünün bizim ihtiyaç ve beklentilerimizi karşılamadığı aşikar...bunun yolun sonu 2 dir...Ya distribütör kısa ve uzun vadede bize kulak verir ya da biz, bize kulak veren distribütörlerin markalarına taşınırız...Haa, bu mevcut distribütörün umrunda değilse ve Mitsubishi markası bundan memnunsa bir şey diyemem...Japonsa Mitsubishi tek başına değil, Hondası var vs...Mesele kalite ise bir sürü marka var...Gelin Antalya Hyundaiye ya da Fiat"a götüreyim sizi...Bir araç alıp çıkmamak için kendinizi zor tutarsınız...Hyundai ya da Fiat daha mı kaliteli , hayır!... Zaten bizi üzen de kalitesi tartışılmaz Mitsubishinin kısır seçeneklerini artırmak yerine daraltma yoluna gidilmesi...Biz saygıyı hak eden bir müşteri kitlesiyiz...2 havayastıklı ELEGANS EXELANS :) donanımı ülkeme getiren/yollayan zihniyetin bize saygısızlık yaptığını düşünüyorum...Honda markasının arkasında TEMSA gibi bir dev yokken neden ülkemde Honda Mitsuyu dövebiliyor ?!...neden Coltun motoru HALA Jazzdan performanslı ve ekonomik iken Jazz mı Colt mu sorusuna % 90 Jazz cevabı çıkıyor...neden ESPyi 2005 model Coltta bile bulabiliyorken şimdi avuç yalıyoruz da Jazz ESP standart diyerek hava atabiliyor...sebebi bence açık TİCARİ sağolsun...Mitsunun bu ülkede rakipsiz olduğu tek yer...L200, L300 ve özellikle Fuso CAnter...Mitsu binek kullanıcıları sahipsizdir arkadaşlar, bundan emin olun...aracımın borcu bitsin ve araç almaya karar vereyim ve şartlar böyle devam etsin bakın bakalım uğruyor muyum TEmSAya...haa tabi kamyonet alacaksam müstesna :)...konumuza dönecek olursak...biz tüketiciyiz...aldığımız ürünü memnun olduğumuz müddetçe kullanırız...marjinal fayda azaldıkça üründe doyuma ulaşırız...yeni bir ürün alacağımızda elimizdeki paraya alınabilecek en iyi ürünü beğenir alırız (Bu da güncel Mitsubishi kullanıcı profili)...bu profil bugünlerde Mitsuyu seçti, yarın geldiğinde en iyi F/P ürün hangisi ise onu seçecektir...Bu kullanıcı profili araştırmacı, nezih bir topluluk olduğu için de aldığı ürünü seçmekte n kadar haklı olduğunu gördükçe de ürününe sahiplenecektir...işte biz buyuz...bugün Mitsu yarın x...babama şu anda B sınıfı sedan az yakan sorunsuz bir araç lazım...Bu doğrultudaki araştırmalarım Honda Citynin en iyi olduğunu söylüyor...Cherry kimo sonucu çıksaydı gider onu da alırdım...hoş bu profilden şimdilik Chery çıkmaz o da ayrı konu :)...uzun lafın kısası araçlarımızı en iyi nasıl tüketiriz"i konuşalım burada...gerisi bizi "CANTER" içinde bırakır...

_________________
DH"da dış kapının mandalı olmak ya da MCT"de ev sahibi olmak...Seçmek için farkında olmak gerek...Evinize hoşgeldiniz...


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 24 Ara 2010 19:49 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 20 Haz 2010 21:01
Mesajlar: 1098
Şehir: Samsun
İsim: S.Uğur
Araç: 2010 lancer 1.5 invite mt yakut kırmızı
Meslek: turizm
Kan grubu: 0rh+
Yaş: 33
neden mitsubishi markasını çok savunduğumuzun neden heryerde kalitesini anlatmak zorunda olduğumuzun sebebi aslında kendimizle alakalı.malum klasik olacak ama türklerde at avrat silah kavramı yerleşmiş.bu kavramlar konu olduğunda hassas oluruz laf söyletmeyiz.bu konularda konuşulacaksada dikkatli oluruz.nasılki geçmişte atın hızlısı güçlüsü dayanıklısı güzeli önemliyse şimdide otomobil öyle.işin diğer psikoljik yanı ise malımızın iyi olduğunu kanıtlamaya çalışmak.sonuçta kimse malının kötü olduğunun düşünülmesini istemez helede arabasının.biz kaliteli araç aldığımızı biliyoruz ama azınlıktayız.azınlıkta olmanın ego olarak güzel yanlarıda var tabi mesela bende kırmızı lancer var ve samsunda tek.herkesin dönüp uzunca bakması incelemesi sorular sorması çok hoş.ama gelgelelim yarın çeksem satmaya akşama kadar başında sürekli 20-30 kişi olur fakat kaç paraya gider helede temsanın bu fiyat politikasıyla.böylede bir kısır döngü var.millet reno nun peşine takılmış niye diye bi sormak lazım yada temsanın bunu sorması lazım.bende beğenmiyorum renoyu adamlar yıllardır ve hala kazıklamakta türkiyeyi.ama adamlar organizasyonu kurmuş.her çeşit modeli var her çeşidinde her donanım var.imkanın varsa alıyosun.servi yedek parça sorunu yok.yine örnek lancer ne sunroof var ne cruize control var bırakın onları park sensörü bile yok.bakın fluence ye herbişey var istediğini al.yani paranlada alamıyosun mitsudu da.alırken bi park sensörü verirlerse hediye ne ala seviniyoruz.tutturmuşlar maliyet maliyet.yani bu ne demek efendim biz zaten satamıyoruz bide donanımlı araçlar getirirsek daha pahalı olur hiç satamayız.bu düşüncedeki bi adama zaten ne anlatsan boş.ha gerek temsa gerekse mitsubishi çok iyi bir organizasyon satış reklam pazarlama departmanı kuramaz mı elbete kurar en fazla 2 yıldada meyvesini alır.ama bilemiyorum artık bişey var ama anlayamıyorum.en basit örnek 1.6 lancer ı getiriyosunuz anahtardan cam kapama özelliği kapalı.bir önceki versiyonunda(1.5) açık bu özellik bunlarda kapalı bu nasıl mantıktır.hani hiç olmasa derimki eyvallah koymamış beğenirsen alırsın.işin dahada vahim kısmı bu özelliği açtırabileceğiniz yazılım cd si de servislerde yok.daha gümrükten girerken bucd nin olması lazım hatta direk bu özelliğin açık olarak gelmesi lazım.şimdi bunun üzerine ne denirki küfür etse daha iyi yani

_________________
BAYRAKTAR


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 25 Ara 2010 01:47 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 16 Şub 2010 13:44
Mesajlar: 5643
İsim: ilhami
Araç: Outlander 2.4
Meslek: memur
Kan grubu: A+
Yaş: 40
yuxu yazdı:
Kendisinin ve sahip olduklarının özel olduğunu bilmek, bunu aynı derecede yaşayanlarla paylaşmaya götürür. Yanlız değilsin, seviyor ve seviliyorsun ve de senin gibi düşünen insanlar var. Kendin gibi olanı, seni tüm hakikatinle anlayanı bulma arayışının doğal bir tezahürü gibi. O zaman külliyen haksız olamazsın. Kendini böyle bildirmezsen başka şekilde bildireceksindir. Bunun kaçarı yok. Sahip olduklarına "mal" gözüyle bakarsan mal hırsın nispetinde bağlanırsın ona. Evlat gibi, bir elmanın yarısı olan eşin gibi benimsersen o zaman onlar "mal" değil, sevgini, özenini aktaracağın birer parçan olurlar. Ben bir güzel sevdim dedin mi onu anlatmaya başlarsın. Bunda bir yanlış yok. Allah bana böyle bir güzel nasip etti sana da etsin, bu güzelliği sen de hakediyorsun, herkes bu güzelliği bilsin ve belki onlar da benzerine sahip olmak isterler demenin kötü yönü yok ki. Burada gönüle dokunan şey, çok kaliteli bir mala sahip olduğunu bilen birinin, karşısındakilere o malın güzelliğini anlatmasının, karşıdakilerce bir menfaat gereği olduğunu düşünülmesinden duyduğu rahatsızlık olabilir.

kullandığınız amblem harika!! :D

_________________
DERDİ DÜNYA OLANIN DÜNYA KADAR DERDİ OLUR!
Sorunlarınızın çözümü için her sorunuzda mutlaka 1-model,motor 2- Şanzıman (otomatik vs.) 3-LPG(varsa markası)4-km.si 5- geçmişini (modifiye, parça değişimi vs.) yazınız!


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 27 Ara 2010 12:12 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 28 Ara 2009 10:32
Mesajlar: 918
İsim: Yasin
Araç: 1990 Lancer Special Edition :)
Meslek: Biomedikal
Yaş: 26
av.ilhami yazdı:
yuxu yazdı:
Kendisinin ve sahip olduklarının özel olduğunu bilmek, bunu aynı derecede yaşayanlarla paylaşmaya götürür. Yanlız değilsin, seviyor ve seviliyorsun ve de senin gibi düşünen insanlar var. Kendin gibi olanı, seni tüm hakikatinle anlayanı bulma arayışının doğal bir tezahürü gibi. O zaman külliyen haksız olamazsın. Kendini böyle bildirmezsen başka şekilde bildireceksindir. Bunun kaçarı yok. Sahip olduklarına "mal" gözüyle bakarsan mal hırsın nispetinde bağlanırsın ona. Evlat gibi, bir elmanın yarısı olan eşin gibi benimsersen o zaman onlar "mal" değil, sevgini, özenini aktaracağın birer parçan olurlar. Ben bir güzel sevdim dedin mi onu anlatmaya başlarsın. Bunda bir yanlış yok. Allah bana böyle bir güzel nasip etti sana da etsin, bu güzelliği sen de hakediyorsun, herkes bu güzelliği bilsin ve belki onlar da benzerine sahip olmak isterler demenin kötü yönü yok ki. Burada gönüle dokunan şey, çok kaliteli bir mala sahip olduğunu bilen birinin, karşısındakilere o malın güzelliğini anlatmasının, karşıdakilerce bir menfaat gereği olduğunu düşünülmesinden duyduğu rahatsızlık olabilir.

kullandığınız amblem harika!! :D

Öyleydi evet :)
de neden değiştiğini sorabilirmiyim konu dışında olarak :(

_________________
Yağmur altında arabasıyla uğraşarak deşarj olabilen adam...

Follow Me Home - Uğurlama & Karşılama Işığı Modülü İçin Lütfen Aşağıdaki Linke Tıklayın.
http://www.mitsubishiclubturkey.com/viewtopic.php?f=37&t=2405


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 27 Ara 2010 13:02 
Çevrimdışı

Kayıt: 05 Eki 2010 13:30
Mesajlar: 1531
İsim: 1
Araç: 1
Meslek: 1
Kan grubu: 1
Yaş: 1
efecelebi yazdı:
av.ilhami yazdı:
kullandığınız amblem harika!! :D

Öyleydi evet :)
de neden değiştiğini sorabilirmiyim konu dışında olarak :(


Kullandığım avatar bir maksada hizmet ediyordu. 24 Aralıkta başlayıp 3 gün sürecek olan benzin protestosunu bilmeyenlere bildirmek, bilip de unutanlara hatırlatmak maksatlıydı. Bugün itibariyle o eylem bitmiş oldu. Avatarı kaldırdım fakat kıçımızda o pompa halen duruyor sanırım. Birlik olmadan dirlik de olmuyor. Bizim insanımız böylesine koyun gibi sağılmaya kesinlikle layık değil ama mevcut hal ve davranışları gereği bu tutumu hak ediyor.

"Hakettiğiniz gibi yönetilirsiniz!" Hz. Muhammed (s.a.v)

"Siz kendinizi değiştirmedikçe, Allah sizde bulunanı değiştirmez" (Rad Suresi 11. Ayet)


Toplumun ve iktidarın muhafazakarlaşmasından ziyade, adalet ve hakka riayetin artması gerekiyor.


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 28 Ara 2010 00:39 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 16 Şub 2010 13:44
Mesajlar: 5643
İsim: ilhami
Araç: Outlander 2.4
Meslek: memur
Kan grubu: A+
Yaş: 40
kesinlikle haklısın (haksızsın desem nolcek en sağlam ve kesin delil/gerekçelerle iddianı ispatlamışsın). koyun meselesine örnek bir hikaye: bir ülkede kralın canı halkının koyun gibi herşeye itaat etmesine sıkılıyormuş. hiç mi bunlardan farklı fikir çıkmaz, kafası çalışmaz vs. gibilerinden. tepkilerini ölçmek için bir köprü yaptırmış gereksiz bir yere ve her geçenden vergi almaya başlamış deli dumrul misali. bir müddet sonra halkın karşısına çıkmış. ey halkım benden bir isteği/şikayeti olan var mı diye sormuş. kimseden ses çıkmamış, memnunuz kralım demişler. kral üzülmüş. bu sefer de köprüye girişte ve çıkışta 2 kere vergi ödetmiş. tekrar halkı toplayıp sormuş bir istek/şikayetiniz var mı diye. bir müddet sessizlik olmuş. halktan biri çekingen bir şekilde el kaldırmış. kral bunu görünce çok sevinmiş. nihayet bir şikayet/ itiraz gelecek diye. el kaldıran adam demiş: kralım özellikle köprü çıkışında sıkıntı oluyor oraya bir vezne daha koysanız!!!

_________________
DERDİ DÜNYA OLANIN DÜNYA KADAR DERDİ OLUR!
Sorunlarınızın çözümü için her sorunuzda mutlaka 1-model,motor 2- Şanzıman (otomatik vs.) 3-LPG(varsa markası)4-km.si 5- geçmişini (modifiye, parça değişimi vs.) yazınız!


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 28 Ara 2010 00:52 
Çevrimdışı
Moderatör
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 16 Şub 2010 13:44
Mesajlar: 5643
İsim: ilhami
Araç: Outlander 2.4
Meslek: memur
Kan grubu: A+
Yaş: 40
yukarıdaki hikayeye uygun atasözü herhalde "Türk söylemez söylenir" olmalı. hem atasözüne hem yukarıdaki hikayenin doğruluğunu ispatlayan başımdan geçen GERÇEK bir olayı anlatayım. malum meslek avukatlık.(ben avukat olamadım avukat değilim sadece avukatlık yapıyorum!). CMK komisyonunda üye olduğum zamanlarda CMK ve ceza avukatlarının sorunlarıyla alakalı şikayetler artmıştı. her avukat birbirine dert yanıyor SÖYLENİYORDU. komisyon olarak karar aldık ve sms yoluyla da tüm avukatlara tebliğ ettik. baroya avukatlar dilekçe ile şikayetlerini bildirecekti. bir sonraki yani bir ay sonraki komisyonda o kadar söylenen şikayet eden avukatların kaç tanesi şikayet dilekçesi vermişti dersiniz. komisyon üyeleri dahil toplam 1 (yazıyla belirteyim: BİR) o kim diye sorarsanız el cevap: aciz, fakir, mahdumunuz, bendeniz. şimdi buraya sırıtan pişmiş kelle resmi mi koyayım yoksa ağlayan surat mı koyayım bilemiyorum. tek diyeceğim bir şairin dediğidir: GÜLERİZ ( :D ) AĞLANACAK ( :cry: ) HALİMİZE :shock:
TERMİN ABİ'YE SORALIM BU DURUMUN PSİKOLOJİK AÇIDAN ANALİZİ NASIL YAPILIR. barış manço'nun söylediği gibi derim ben: "barış garibim bulamadı çözümü oturdu etti bunca sözü" (hemşerim memleket nire). bu sorunun analizinden sonra ben niye barış manço delisiyim onu soracam. forumu herhalde "insan niye kendine ait olmayan şeyi sahiplenip tellallığını yapar" üst başlığığında devam ederek insan nedir necidir nereden gelip nereye gidiyor" sorularını cevaplarız :good:

_________________
DERDİ DÜNYA OLANIN DÜNYA KADAR DERDİ OLUR!
Sorunlarınızın çözümü için her sorunuzda mutlaka 1-model,motor 2- Şanzıman (otomatik vs.) 3-LPG(varsa markası)4-km.si 5- geçmişini (modifiye, parça değişimi vs.) yazınız!


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 29 Ara 2010 12:56 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Ara 2009 18:17
Mesajlar: 2318
Şehir: Karabük
İsim: Hilmi
Araç: 1.5 AMT Colt GP/ASX İnvite
Meslek: Doktor
Kan grubu: A+
Yaş: 30
Arkadaşlar valla şu an kendimden şüphe ettim, neden derseniz, temsaya laf edip reklam yapmıyo vs diyoruz dizilere araba versin diyoruz ama az önce kahvaltıda olduğum mekanın tv sinde ''asi'' isimli dizi vardı ve bi süre izlemişliğimde vardı ama göz ucuyla bakarken tanıdık jantlar gördüm sonra daha dikkatli izleyince yeni kasa lancer gördüm biraz daha baktıktan sonra bir l200 le karşılaştım ve yine bi lancer.... zamanında güzel reyting alan bi diziye verilmiş ama fark etmemişiz :)


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 29 Ara 2010 14:15 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 25 Tem 2010 16:42
Mesajlar: 1393
Şehir: Atakent-Halkalı
İsim: yasin
Araç: İETT Otobüsleri :)
Meslek: Grafik Tasarımcı
Kan grubu: 0+
Yaş: 31
Şimdi İlhamiciğim bu konunun psiko analizini yapmak gerekirse şöyle düşünmek lazım insanın neresi acırsa canı oradadır denir. Şimdi bu arkadaşlar vakitlice senin gibi delikanlılık yapmak istemişler ve münasip yerlerine tepik yemişler bundan dolayı da zatı muhteremler sen idealist bir insan olarak "böyle bir eylemde bulunalım" deyince muhtemelen münasip yerlerine yedikleri tepikler sızladı, "hani unuttun mu deptikleri günü" diye (bu arada münasip yer deyip geçmeyin bütün sinirlerin toplandığı noktadır insanda) tabi geçmişte ki bu sızının beyinde yaratmış olduğu travma nörolojik olarak anlık bir nüksetmede bulunmuş ki bu dilekçeyi yazamamışlar.

Şimdi bizlerin durumuna gelince bizim durumumuz çok açık "Düşün, düşün pohtur işin" biz çok düşünüp çok konuşup eyleme çevirmeye çeviripte başımızı derde sokmaya vs. vs. kafam şuan çok dağınık bilahare birşeyler yazacağım... :)

_________________
"Uzun kış gecelerine katık ettiğim hayallerim, gençlik heyecanıma sıkılan kurşunlarla öldü."


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 27 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki

Tüm zamanlar UTC + 3 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 8 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Aranacak:
Geçiş yap:  
cron
POWERED_BY Color scheme by ColorizeIt!

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye